Üretken yapay zekanın dezavantajları iyi bilinir: “açık web”in yağmalanması, telif hakkıyla korunan içeriğin tamamen çalınması, halüsinasyonlar… Bu teknolojiyle ilgili bir diğer endişe verici sorun: karbon ayak izi. Google ve Microsoft, doğrudan bu teknolojiyle bağlantılı olarak CO2 emisyonlarında keskin artışlar kaydetti.
Üretken AI kirleten bir teknolojidir. Bir metin veya görüntü üretmek, kullanıcının bilgisayarı ile botun sunucusu arasında çevrimiçi bir gidiş-dönüş gerektirir, ancak aynı zamanda içeriği oluşturmak için söz konusu sunucuda çalışma gerektirir. Çok enerji yoğun bir süreç olan dil modeli için gereken eğitimden bahsetmiyorum bile. Ve bu aktivite, büyük AI oyuncularının karbon ayak izine baskı yapar, Microsoft Ve Google aklında.
Üretken yapay zekanın çevre faturası
Her iki şirketin yıllık çevre raporları, CO2 emisyonlarında önemli bir artış olduğunu gösteriyor: Microsoft için 2023 mali yılında %30, Google için %13. İlki bu dönemde toplam 15,3 milyon ton karbondioksit üretirken, ikincisi 17,1 milyon ton üretti. Bu, iki grubun 2030 için belirlediği hedef için iyiye işaret değil. Microsoft, Google için negatif bir karbon ayak izine, karbon nötrlüğüne sahip olmak istiyor; bu da 2019'a kıyasla CO2 emisyonlarının yarıya indirilmesini içeriyor… 2019'dan bu yana %48 oranında arttı!
” Yapay zekayı ürünlerimize daha fazla entegre ettikçe, yapay zekanın artan hesaplama yoğunluğuyla ilişkili artan enerji gereksinimleri ve teknik altyapı yatırımlarımızda beklenen artışla ilişkili emisyonlar nedeniyle emisyonları azaltmak zorlaşabilir. Google raporunda şöyle açıklıyor: Gemini'nin üretken yapay zekasının merkezinde yer alan veri merkezleri, geçen yıl elektrik tüketimlerini %17 oranında artırdı. Ve ne yazık ki bu, önümüzdeki yıllarda da devam edecek olan artan bir eğilim.
Microsoft'ta da açıklama temelde aynı: Raporda veri merkezlerindeki enerji tüketimindeki artışa işaret ediliyor ancak grup ayrıca teknik altyapıya yapılan yatırımlardaki artışa (büyük ölçüde yapay zekanın ihtiyaçlarıyla bağlantılı) ve özellikle sunucuların üretimi ve montajı olmak üzere mal ve hizmet üretimindeki artışa da dikkat çekiyor.
Çevre şampiyonu olarak kendini gösteren Apple tarafında, AI işlevlerini çalıştıracak sunucular ve veri merkezleri zaten karbon nötrdür ve Apple'ın yazılım başkanı Craig Federighi'nin güvence verdiği gibi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla çalışırlar. Tek sorun: Apple Intelligence bir sorguya yanıt veremediğinde büyük rol oynayacak olan ChatGPT için durum böyle olmayabilir.
Üretken AI kirleten bir teknolojidir. Bir metin veya görüntü üretmek, kullanıcının bilgisayarı ile botun sunucusu arasında çevrimiçi bir gidiş-dönüş gerektirir, ancak aynı zamanda içeriği oluşturmak için söz konusu sunucuda çalışma gerektirir. Çok enerji yoğun bir süreç olan dil modeli için gereken eğitimden bahsetmiyorum bile. Ve bu aktivite, büyük AI oyuncularının karbon ayak izine baskı yapar, Microsoft Ve Google aklında.
Üretken yapay zekanın çevre faturası
Her iki şirketin yıllık çevre raporları, CO2 emisyonlarında önemli bir artış olduğunu gösteriyor: Microsoft için 2023 mali yılında %30, Google için %13. İlki bu dönemde toplam 15,3 milyon ton karbondioksit üretirken, ikincisi 17,1 milyon ton üretti. Bu, iki grubun 2030 için belirlediği hedef için iyiye işaret değil. Microsoft, Google için negatif bir karbon ayak izine, karbon nötrlüğüne sahip olmak istiyor; bu da 2019'a kıyasla CO2 emisyonlarının yarıya indirilmesini içeriyor… 2019'dan bu yana %48 oranında arttı!
” Yapay zekayı ürünlerimize daha fazla entegre ettikçe, yapay zekanın artan hesaplama yoğunluğuyla ilişkili artan enerji gereksinimleri ve teknik altyapı yatırımlarımızda beklenen artışla ilişkili emisyonlar nedeniyle emisyonları azaltmak zorlaşabilir. Google raporunda şöyle açıklıyor: Gemini'nin üretken yapay zekasının merkezinde yer alan veri merkezleri, geçen yıl elektrik tüketimlerini %17 oranında artırdı. Ve ne yazık ki bu, önümüzdeki yıllarda da devam edecek olan artan bir eğilim.
Microsoft'ta da açıklama temelde aynı: Raporda veri merkezlerindeki enerji tüketimindeki artışa işaret ediliyor ancak grup ayrıca teknik altyapıya yapılan yatırımlardaki artışa (büyük ölçüde yapay zekanın ihtiyaçlarıyla bağlantılı) ve özellikle sunucuların üretimi ve montajı olmak üzere mal ve hizmet üretimindeki artışa da dikkat çekiyor.
Çevre şampiyonu olarak kendini gösteren Apple tarafında, AI işlevlerini çalıştıracak sunucular ve veri merkezleri zaten karbon nötrdür ve Apple'ın yazılım başkanı Craig Federighi'nin güvence verdiği gibi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla çalışırlar. Tek sorun: Apple Intelligence bir sorguya yanıt veremediğinde büyük rol oynayacak olan ChatGPT için durum böyle olmayabilir.
01net'ten hiçbir haberi kaçırmamak için bizi Google Haberler ve WhatsApp'tan takip edin.